23 Şubat 2023

düşlüyor ölümünü ruhi bey

Niye ölmemeli öyleyse
        Yaşamak mutlu bir devinimse.

Ölüsünü bekliyor Ruhi Bey
Bir yanda Ruhi Bey bir yanda ölü
Ve görmemek ister gibi ölüyü
Oturmuş bir iskemleye.

        Ben ki bir ölüyü beklemekle geçirdim geceyi
        Bir ölüyü ve ölünün bütün inceliklerini.

Getirdiler beni sayrılar evine bir sabah
Asansörle yukarı çıkardılar
Tertemiz bir yatağa yatırdılar -ben böyle istedim böyle oldu-
Oda numaran 283'dü aklımda doğru kaldıysa
Pencereden tepeler görünüyordu, bulutlar ve birtakım kuşlarla 
    devinen tepeler
Yakınımdan geçiyordu bazı kuşlar da Beyaz bir saat asılıydı duvarda. Duvarın her yerinde Bembeyaz saatler asılıydı Ve her şey o kadar beyazdı ki, ayrıntılar Yılların eklem yerlerini gösteriyordu sanki Ve bütün eklem yerlerinde koskocaman bir ölü Ruhi Beyin ölüsü Hepsi de ur gibi sarmıştı beni Sarmıştı ur gibi Ruhi Beyi O gün sigara içtim akşama kadar -İkinci gün aldılar sigaramı- Ve saatler biraz sarardı Sarardı bütün ayrıntılar. Ve otuz sekizin altına düşmedi ateşim Yataktan kalkamadım O gece uyuyamadım sabaha kadar Koridorlarda ayak sesleri, bağrışmalar Kapı gıcırtıları ve acayip sesler "Bilmem böylece kaça çıktı beklediğim ölüler" Üçüncü gün kan şişeleri, tüpler, serumlar Doktorlar, hastabakıcılar Aralıksız girip çıkmalar Gidip gelmeler Tepelerden pencereye akan kuşlar Pencereye sıvanan kuşlar Ve benim mutluluğumun altında Kararıp yitti bütün ayrıntılar Bir daha görünmedi Ve artık hiç görünmeyen Şişeler, tüpler, serumlar. Ve o gün ilk defa ölüsünü gördü Ruhi Bey Soğumuş gövdesini gördü Donuk gözlerini, durmuş kalbini Gördü neye benzerse bir ölü. - Ben Ruhi Bey nasılım - Mutlusunuz Ruhi Bey. Yarın gazetelerde çıkacak ilanlarım Ruhi Bey öldü Bu ölüm töreninde mutlaka bulunacağım Bir daha görmek için ölümü Çelenkler yığılacak avluya Ki benim sayısız ölülerime Yaldızlı yapraklarını kıpırdatarak bakacaklar Sevgiyle

Ve babam elinde gümüş kırbacıyla
Bir başına bir ölü
Annem bir limon görüntüsünün önünde giyinmiş ölümlüğünü
Ölüler halinde duracak onlar da
Dışımdaki ölüler, içimdeki ölüler
Bir alaşım halinde, donuk güneşin altında
Ve benim mutluluğumun altında
Akıp gidecek bütün kötülükler
Ölümün armaları gibi
Akıp gidecekler en sonunda

Niye ölmemeli öyleyse
Yaşamak mutlu bir devinimse.

KORO
ÇİÇEK SERGİCİSİ, MEYHANE GARSONU, MEYHANE PATRONU, 
KÜRK TAMİRCİSİ YORGO, HAYRÜNNİSA, GENELEV KADINI,
OTEL KÂTİBİ, CENAZE KALDIRICISI ÂDEM,
AKORDEONCU KADIN, EMEKLİ POSTACI VB.


Çelenklerimizle geldik, yoktunuz Ara sokaklarda, pasajlarda aradık, yoktunuz Meyhanelere baktık, otellere sorduk, yoktunuz Nerdesiniz Ruhi Bey? RUHİ BEY
O kadar bekledim ki, geliyorum
Ölümümü bekledim, geliyorum
"Bir ölüyü ve ölünün bütün inceliklerini"
Bekledim geliyorum.

Ben Ruhi Bey, mutlu olan Ruhi Bey
Ölümü gömdüm, geliyorum
Bir sonbahar günüydü, geliyorum
Güneşler buz gibiydi, geliyorum
Ve bütün kötülükler
Ölümün armaları gibiydi
Size anlatırım, geliyorum.

Hepsini, hepsini gömdüm, geliyorum
Havuzun kırık taşlarını -siz bilmezsiniz-
Limonluğu ve kırmızı konağı -siz bilmezsiniz-
Aynalarda kendini seven Ruhi Beyi -siz bilmezsiniz-
Ve bildiğiniz Ruhi Beyi -ya da pek bilmediğiniz-
Gömdüm ben, geliyorum.

KORO
İyi biliriz sizi biz, iyi biliriz
Nerdesiniz Ruhi Bey.

RUHİ BEY
Gömdüm hepsini, geliyorum
Bütün ölülerimi gömdüm, geliyorum.

KORO
Peki, ya sonuç Ruhi Bey, ya sonuç
Biz sizi tanımaz mıyız
Siz ne yaparsınız bundan sonra, biz ne yaparız
Bir bütünün parçalarıyız, bir bütünün parçalarıyız.

RUHİ BEY
Sonuç mu dediniz, ne dediniz
Sonuç hiç gömülür mü, geliyorum
Ben yalnız ölülerimi gömdüm, geliyorum.

KORO
Doğrusu anlamıyoruz Ruhi Bey
Her insan biraz ölüdür
Biz ki bir bütünün parçalarıyız, biliriz
Her insan biraz ölüdür.

RUHİ BEY
İnsan yaşıyorken özgürdür
Yaklaştım iyice, geliyorum.

KORO
Her insan biraz ölüdür
Biz de biraz ölüyüz.

RUHİ BEY
Ölüler ki bir gün gömülür
İçimizdeki ölüler, dışımızdaki ölüler
İnsan yaşıyorken özgürdür
İnsan
     yaşıyorken
               özgürdür.
 
Edip Cansever

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder